Suriyeli ve Ev Sahibi Topluluklar için İstihdam İmkânlarının Geliştirilmesi ve Sosyal Uyumun Güçlendirilmesi Yolu ile Dayanıklılık Oluşturma Projesi

©Bora Akbay, UNDP Türkiye

Proje konusu nedir?

Projenin temel hedefi hem Suriyeliler hem de ev sahibi topluluk için sürdürülebilir geçim kaynaklarının oluşturulması ve Suriye Krizi’nden etkilenen yerel ekonomilerde iş olanaklarının artırılmasıdır. Proje faaliyetleri hem Suriyelilerin, hem de ev sahibi topluluğun istihdam edilmesi için işletme gelişimini,  kapsayıcı iş girişimlerini ve aynı zamanda Şanlıurfa Teknopark’ın kurumsal kapasitesinin artırılarak iş geliştirme hizmetlerinin güçlendirilmesini içermektedir.  Bu proje Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (UNHCR) ortaklaşa yürüttükleri programın bir parçasıdır. Proje, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından UNDP’nin teknik desteği ile yürütülmekte ve Japon hükümeti tarafından finanse edilmektedir.  

Proje, öncelikli olarak yerel kurumların kurumsal altyapılarının ve kapasitelerin güçlendirilmesine, aynı zamanda da işletme gelişiminin sürdürülebilirliğinin sağlanmasını hedeflemektedir. Suriye krizinden etkilenen yerel ekonomideki iş gücünün karşılanması ve yerel işletmelerin büyümesi proje kapsamında gerçekleştirilecektir. Proje hedeflerinden bir tanesi, tarım odaklı nadir teknoparklardan biri olan Şanlıurfa Teknopark'ın yapısal ve işletme bazında kapasitesinin geliştirilmesine odaklanmaktadır. Projenin diğer bir hedefi ise işletmelerin desteklenerek iş imkanlarının artırılması, işletmelere iş geliştirme ve mentörlük desteği verilmesi, aynı zamanda da iş başı eğitimlerinin verilmesini içermektedir.

Şu ana kadarki durum nedir?

Türkiye an itibariyle dünyada en yüksek sayıda mülteciye sahip ülke durumunda olup, geçici koruma altında 3.6 milyondan fazla kayıtlı Suriyeliye ev sahipliği yapmaktadır (Nisan 2019).  Türk Hükümeti, Suriyeli mültecilere eğitim, sağlık, iş ve sosyal güvenceye erişimi sağlayan yasal çerçeveyi Geçici Koruma Kanunu (GKK) ile oluşturmuştur. Türk Hükümeti, koruma rejimini 2016 yılı ocak ayında Geçici Koruma Kanunu altında Mültecilerin Çalışma İzni Yasası ile mültecilerin resmi istihdama erişimini sağlayarak güçlendirmiştir. İş imkanlarının sınırlı olması nedeni ile iş piyasasına erişimde belirgin güçlükler kendini göstermeye devam etmektedir. Bu kadınlar için özellikle zorlu bir durumdur.

İş eşleştirme ve işe yerleşmedeki zorluklar mültecilerin ve iş gücünün yoğun olduğu bölgelerdeki tarım sektöründe devam eden sorunlardan birisidir. Suriyelilerin Geçici Koruma Yasası altında çalışma izinleri olmasına rağmen, birçok Suriyelinin ve işverenin bu hak ve düzenlemeler ile nasıl iş bulacakları konusunda bilgileri yoktur. Suriyelilerin %20’den fazlasının tarım deneyimi olmasına ve yer değiştirmeden önce Suriye’de tarım ile uğraşmasına rağmen, Suriyelilerin sadece %10’u tarım ve benzer işlerde yer almaktadır.

Suriyeli nüfus arttıkça ve genişledikçe hem Suriyelilerin hem de ev sahibi topluluğun ihtiyaçları insani boyutu geçmektedir ve süre uzadıkça daha kalıcı çözümlere ihtiyaç duyulmaktadır. Buna bağlı olarak nüfusunun % 24’ünü Suriyelilerin oluşturduğu Güneydoğu Bölgesi için geçim kaynaklarındaki artış ve iş yaratmadaki aciliyet bu bölgenin en önemli ihtiyaçlarından bir tanesi olmuştur. Proje, etkilenen nüfusun iyi koşullarda iş bulmasını veya  kurumsal işlere  erişimini kolaylaştırmayı hedeflemektedir.

Misyonumuz nedir?

Proje, Türkiye’de yaşayan Suriyelilerin dayanaklığını güçlendirilmesine, ev sahibi topluluğun geçim kaynaklarının artırılmasına ve sosyal bütünlüğün güçlenmesine katkı sağlayacaktır. Proje aynı zamanda uzun vadeli uluslararası ortaklıkların oluşturulmasını ve uluslararası iletişimin güçlendirilmesini sağlayacaktır. 

Bunu nasıl gerçekleştiriyoruz?

Proje, UNDP’nin küresel ve ülke bazındaki kapsayıcı ve sürdürülebilir kalkınma stratejisi ile uyumlu olarak hem Suriyeliler hem de ev sahibi topluluk için sürdürülebilir iş imkanlarının oluşturulmasını hedeflemektedir. Proje, işletme geliştirme ve iş geliştirme alanlarında çalışan yerel kurumların, temel olarak Şanlıurfa Teknopark’ın; girişimcilik, kapasite geliştirme ve Araştırma Geliştirme (AR-GE) kapasitesinin artırılması yoluyla hem Suriyeliler hem de ev sahibi topluluk için iş imkanlarının oluşturulmasına odaklanmaktadır.

Şanlıurfa Teknopark hem işletmelerin rekabet edebilirliği hem de iş gücü seviyelerinin belirlenebilmesi, yenilenebilir ve geliştirilebilir İş Geliştirme Modelinin (İGM) oluşturulabilmesi açısından kilit bir ortaktır. Kapasite geliştirme faaliyetleri ile, Şanlıurfa Teknopark’ın kurumsal araçları; hem iş geliştirme hizmetleri,  hem de proje oluşturma açısından öncelikli alanlarda geliştirilecektir.  Buna ek olarak, hem mevcut durum için hem de gelecek dönemdeki uygulamalar için inkübasyon programı tasarlanacaktır. Kapasite geliştirme faaliyetleri, Türkiye Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Derneği programı doğrultusunda halihazırda Şanlıurfa Teknopark’ın mentorlüğünü yapan ODTÜ Teknopark ile yürütülecektir.

Proje kapsamında, mevcut işletmelere ihtiyaçlarına göre iş geliştirme hizmeti sağlanacaktır. Bu hizmet Harran Üniversitesi işbirliğiyle kurulmuş olan Şanlıurfa Teknopark’ın iş imkanlarının artırılması ve tekrarlanabilmesini, aynı zamanda da İGM’ne katkı sağlanarak, yerleşik işletmelerin AR-GE projelerinin desteklenmesi yoluyla gerçekleştirilecektir. İGM hizmetleri, Şanlıurfa’da ve Şanlıurfa’nın ekonomik coğrafyasında sürdürülebilir iş imkanlarının yaratılmasını sağlayacak ve yerel işletmelere de değer zinciri geliştirilmesi açısından destek olacaktır.

Proje kapsamında ayrıca bir de Mentörlük Destek Programı geliştirilecektir. Bu program yoluyla seçilecek olan işletmelere; yaşadıkları zorluklar, pazarlama ve arz zinciri konularında, eşleştirilecekleri profesyonel mentörler tarafından destek sağlanacaktır.  

Türkiye bundan nasıl faydalanacaktır?

Kurumsal ve bireysel seviyede kapasite geliştirme, girişimcilik desteği, kapsayıcı iş modellerinin desteklenmesi ve yeni işletmelerin kurulmasını kapsayan proje faaliyetleri, çoğunlukla Suriye Krizi’nin ciddi etkilerine maruz kalmış dezavantajlı grupta yer alan Suriyeliler ve ev sahibi topluluklar için iş yaratma, istihdam ve girişimcilik mekanizmalarını destekleyecektir.