Türkiye’nin Kelebekleri Arazi Rehberi

9 April 2019

©Ahmet Baytaş

Türkiye, kelebekler açısından tüm Avrupa çapında önemli bir ülke. Barındırdığı yaklaşık 380 kelebek türüyle Avrupa’daki tüm ülkelerden daha zengin bir ülke Türkiye. Hatta bazı bölgelerimiz bir ülke kadar kelebek türüne sahip, örneğin Artvin’de görülebilen kelebek sayısı, Slovenya, İsveç ve Finlandiya’da görülebilenlerden daha fazla.

Türkiye’deki kelebeklerin 50’ye yakını da endemik, yani yalnızca ülkemizde görülüyor. Ancak kelebekler Türkiye’de aynı zamanda nesli yüksek oranda tehlike altındaki canlı gruplarından birisi. Neredeyse her 10 kelebek türümüzden birinin nesli yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.

Doğa Koruma Merkezi bu nedenle çalışmalarının odak noktalarından birisine kelebeklerin korunmasını koymuş bir sivil toplum kuruluşu (www.dkm.org.tr). Aynı zamanda Avrupa Kelebekleri Koruma Örgütü (Butterfly Conservation Europe; www.bc-europe.eu) Türkiye temsilcisi olan DKM, kurulduğu 2004 yılından bu yana kelebeklerle ilgili çok sayıda proje gerçekleştirdi. DKM’nin yaptığı çalışmalar arasında (i) Türkiye’de kelebek gözlemcilerinin yetişmesi için eğitimler verilmesi, (ii) Dünya Doğayı Koruma Birliği’nin (IUCN) belirlediği bilimsel standartlara bire bir uyularak Türkiye’nin kelebeklerine yönelik ilk Kırmızı 
Liste’nin hazırlanması, (iii) kelebekler için ulusal ölçekte korunması önem taşıyan alanlar olan Öncelikli Kelebek Alanları’nın (ÖKeA) belirlenmesi, (iv) Türkiye'deki kelebeklere yönelik ulusal ölçekte bir koruma stratejisinin katılımcı bir biçimde hazırlanması, ve (v) kelebeklerin kaçakçılığıyla mücadeleye yönelik farkındalık oluşturma çalışmaları geliyor. DKM’nin kelebek çalışmalarının sonuncusu da Türkiye’nin Kelebekleri Arazi Rehberi’nin yayımlanması oldu.

Doğa Koruma Merkezi 2018-2019 yılları arasında Küresel Çevre Fonu Küçük Destek Programı (GEF SGP) desteğiyle Türkiye’nin Kelebekleri Arazi Rehberi Projesi’ni hayata geçirdi. Proje kapsamında Türkiye’deki kelebeklerle ilgili arazide kullanılabilecek, tanımlama için önemli bilgileri içeren ayrıntılı bir rehber kitap yayımlandı. Bu yayın, Türkiye’de doğa koruma çalışanları ve doğa rehberleri açısından önemli bir boşluğu doldurmayı hedefledi. Bu rehberle Türkiye’nin kelebekleriyle ilgili farkındalık oluşturulması, kelebek gözlemciliğinin yaygınlaştırılması ve bu sayede Türkiye’de kelebeklerle ilgili profesyonel veya gönüllü olarak toplanan ve doğa korumaya hizmet edecek bilginin/verinin arttırılması hedeflendi.

Avrupa’nın birçok ülkesinde doğada farklı canlı gruplarına yönelik gözlem faaliyetleri yaygın olarak yapılıyor. Bunun en temel nedenlerinden birisi, bu konuda ilgi sahibi kişilerin erişimine sunulan çok sayıda farklı tipte arazi rehberinin bulunması. Çocuklardan erişkinlere kadar farklı ilgi grupları tarafından kullanılabilecek arazi rehberlerine o ülkelerin ana dillerinde ulaşılabilir olması, doğa gözlemciliğinin bu ülkelerde ciddi ölçüde artmasını sağlamış. Özellikle de o ülke türleri için özel olarak üretilen, türlerin nerede hangi dönemde gözlemlenebileceğini detaylandıran rehberler, hobi şeklinde veya profesyonel olarak doğa gözlemi yapacak kişiler için önemli bir ihtiyaç. Ancak Türkiye’de farklı canlı gruplarına ait hem bu tip arazi rehberi sayısı çok az, hem de bunların büyük kısmı yabancı rehberlerin Türkçeye çevrilmiş halleri. Bir diğer deyişle Türkiye’ye özgü, farklı canlı türlerine yönelik yayınlanmış arazi rehberi sayısı oldukça kısıtlı. Bunun da ötesinde, var olan rehberlerin çoğu kuş türleriyle ilgili. Oysa Türkiye’de kelebek gözlemciliği son yıllarda ciddi anlamda artan, gençlerden emeklilere çok farklı yaş grubunda ve mesleki disiplinden kişilerin ilgi duymaya başladığı bir alan. Bu kapsamda çok sayıda farklı internet sayfası da oluşturulmuş durumda: Türkiye’nin Anonim Kelebekleri (TRAKEL; www.trakel.org), Türkiye Kelebek Gözlemcileri ve Fotoğrafçıları Topluluğu (AdaMerOs-Kelebek-Türkiye; www.adamerkelebek.org) bunlara örnek gösterilebilir.

Türkiye’de kelebek gözlemciliğinin artmasının en temel tetikleyicisi elbette yüksek kelebek zenginliğimiz. Bu konudaki en güncel arazi rehberi, bu proje kapsamında basıldı. Bu rehberin büyük bir ihtiyaca cevap vereceğini düşünüyoruz. Ahmet Baytaş tarafından hazırlanan ve 260 sayfanın üzerinde renkli basılan rehber kitapta, 377 kelebek türünün her birinin Türkçe ve bilimsel adları, arazide tanımlamada kullanılabilecek ipuçları, uçuş dönemleri, yaşadıkları habitatlar, Türkiye’deki dağılımları ve tırtıllarının beslendiği bitkilerle ilgili bilgi veren metinler bulunuyor. Ayrıca, çok ender görülen ya da yerel olarak bulunan bazı türler, rastlantısal konuklar ve arazide tanımlanması neredeyse imkansız olan bazı kelebekler dışında, her kelebeğin doğal ortamda çekilmiş renkli fotoğraflarına da yer veriliyor. Kitaba, birçok türün kanatlarının hem alt hem üst yüzünün resmi konulmuş olsa da, dinlenirken kanatlarını her zaman kapalı tutan türlerde yalnızca alt yüzlerinin resimleri konuldu. Kanat desenleri önemli ölçüde farklılık gösteren türler için, hem erkeğin hem dişinin resimleri verilmeye çalışıldı. Ayrıca, dış görünüşleri önemli ölçüde farklılık gösteren popülasyonları veya alt türleri olan bazı türlerin birden fazla resmi verildi. Bu şekilde kelebek türleriyle ilgili detaylı bilgi sağlanması ve gözlemcilerin farklı kelebek türlerini arazide kolaylıkla tanımlamaları hedeflendi. Bu fotoğraf sunumu ve rehber kitabın boyutları, kelebeklere yönelik uluslararası rehber kitaplarla uyumludur.

Çocuklardan yetişkinlere herkesin kullanacağı bu arazi rehberi, çok sayıdaki fotoğraf ve barındırdığı detaylı bilgiyle arazi gözlemlerinde büyük kolaylık sağlayacak. Türkiye’nin Kelebekleri Arazi Rehberi artık tüm seçkin kitapevlerinde ve internette ulaşılabilir durumda.